Zeki robotlar gündemimize hiçbir zaman Ekim 2017’de Suudi Arabistan’ın bir sosyal insansı robot olarak üretilen Sophia’ya vatandaşlık haberi verdiği haberleri ile düştüğü etkiyle düşmemişti. Haber değerinin çok yüksek olmasının yanı sıra, son derece magazinsel ve aynı anda hukuki olarak da kompleks bir konuydu.
Neydi bu Sophia? Nasıl olur da Suudi Arabistan gibi bir ülke bir robota hem de kadın bir robota vatandaşlık verebilirdi? Vatandaşlık hakkı ancak bir insana ait olamaz mıydı? İnsana o kadar yakın mıydı? Suudi Arabistan’ın kadın bir vatandaşı, yanında kocası olmadan ülkeden çıkabilecek miydi? Cevabı hayır olduğuna göre, o zaman bir robot bir insanla mı evlenecekti? Buna İslami şeriat uyguladığını iddia eden bir ülke nasıl cevaz verecekti? Hong Kong “doğumlu” Sophia sahip olduğu “zeka” ile bir kadın olarak İslami şeriat hükümlerine tabi olmayı mı seçiyordu?
Gerçekten son derece hassas, tartışmalı ve magazinsel olarak dedikodu sohbetlerini renklendirecek cinsten pazarlama harikası bir proje. Fakat biz Sophia örneğinden hareketle yapay zeka ve robotik teknoloji çalışmalarının dünyada geldiği yeri ve buna ilişkin hukuki düzenlemeleri tartışmak zorundayız.
Burçak Ünsal’ın yapay zeka, robot ve hukuki düzenlemeler üzerine yazdığı ve yayınlanmak üzere Baro Dergisi’ne gönderdiği makalesi de tam olarak bu konu üzerine odaklanıyor.
Sorularınız ve kaynakça talepleriniz için kendisiyle profil sayfasındaki iletişim bilgileri üzerinden ulaşabilirsiniz. Keyifle okumanız, üzerine düşünmeniz ve tartışmanız dileğiyle.